Siyasi açıdan Amerika son 30 yılda savaş ve yaptırımlar ile Irak halkına en büyük darbeleri indirmiştir. Amerika ilk olarak 1991 yılında uluslararası koalisyon çerçevesinde Kuveyt'i Irak Baas Rejimine karşı savunmak bahanesi ile bu ülkeye saldırdı. Bu savaşta ölen Iraklılar ile ilgili belli rakamlar olmasa da ancak genelde on binlercenin öldüğü ve 75 binin yaralandığı ve 80 binin de esir edildiği söylenmektedir.
Amerika 2003 yılında ise ikinci kez, bu kez, asla bulunmayan kitle imha silahları bahanesi ile Irak'a saldırıp Baas Rejimini devirdi. Baas Rejimi Irak halkına karşı birçok cinayet işlese de ancak Amerika'nın dayattığı savaş da Irak halkına ağır bedeller ödetti. Bu doğrultuda 140 bini aşkın Iraklı, hayatını kaybetti ve bir milyonu aşkın kişi de yaralandı. Yine Ebu Gurayb gibi zindanlar dolup taşarken milyonlarcası da mülteci duruma düştü.
Savaşa ilaveten, Amerika yaptırımlar vesilesi ile de Iraklılara ağır darbeler indirerek petrole karşı gıda siyasetini dayattı, ekonomisi ve insani gücüne ciddi darbe indirdi. 1991-2003 yılları arasındaki ekonomik kuşatma ve yaptırımların sonucu ise bir milyonu aşkın Iraklı çocuk hayatını kaybetti.
Aslında Irak'ın günümüzdeki birçok sorunu da işgal sonucunda yaşanıyor. Amerikalılar 2003 savaşının ardından Irak'tan tamamen çekilmeyip bu ülkenin gelişmelerine hep müdahale etti. Irak'ın petrol gelirlerinin büyük bir bölümü Amerika tarafından Baas Rejimini devirmek ve buradaki askeri masraflar bahanesi ile yağmalandı ve tazminat olarak alındı. Halbuki Irak halkı tam bir yoksulluk ve işsizlik içinde yaşamak zorundadır.
Son zamanlarda da sosyal hizmetlerin düşük seviyede olmasından dolayı protesto gösterileri başladı. Ancak gerçekte Irak altyapısının her şeyden ziyade Amerika'nın askeri müdahalesi sonucu yok olduğu söylenmelidir. Amerika Irak'a dayattığı iki savaşta bu ülkenin 10 bin kadar hayati tesisi ve altyapısının imhasına ve yok olmasına neden oldu. Aynı zamanda Irak Fars Körfezi savaşı için de 52 milyar dolar kadar tazminat ödemek zorunda kaldı.
Bunlara ilaveten Amerika IŞİD gibi terör yapılarının Irak'ta meydana gelmesinin de başlıca sebebidir. Amerika başkanı Donald Trump ve dönemin dışişleri bakanı Hillary Clinton da daha önce buna itiraf etmişlerdi. IŞİD bu süreçte on binlerce Iraklıyı öldürmüş, on binlercesini yaralamış ve milyonlarcasını da evinden barkından etti. IŞİD teröristleri de Amerika gibi Irak altyapı tesislerini tahrip etti. Öyle ki Irak bu süreçteki tahribatı telafi etmek için 100 milyar dolar kadar paraya ihtiyacı vardır. Kuşkusuz Amerika IŞİD'in bu cinayetlerinde ortak sayılır.
Amerika'nın Irak'taki cinayetlerinden bir başkası da yaptığı mükerrer saldırılarında, özellikle de son saldırılarda Iraklı askeri güçlerine darbe indirmesi idi. Bu cinayet Irak halkının asla unutmayacağı bir cinayetti. Bu çerçevede Amerika Irak halk gönüllü güçleri Haşdi Şabi örgütü başkan vekili Ebu Mehdi Mühendis'i 3 Ocak 2020'de İran İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu Kudüs Kuvvetleri Komutanı Kasım Süleymani ve sekiz arkadaşı ile beraber suikast saldırısı ile şehit düşürdü.
Şimdi Irak halkı gelecek Cuma günü milyonluk gösteriler düzenleyerek, Amerika'nın Irak'a karşı siyah karnesi ve zalimane siyasetlerine karşı öfkeleri ve itirazlarını göstermek istiyorlar. Irak halkı devlet adamlarından Amerikan askerlerini topraklarından atmak için azimli olmalarını isteyeceklerdir./